yüksek (tb árbol) • (persona) uzun boylu, uzun • (esa niña es alta) o kız uzun • (adv: en voz alta) yüksek sesle
amplio
geniş
ancho
geniş
bajo (adj / adv)
alçak • (persona) kısa boylu, kısa • (esa niña es ~a) bu kız kısa • (la cifra más baja en dos semanas, !GT) iki haftadaki en düşük rakam
completo
tam, eksiksiz
corto
kısa • (ref a tiempo) az, kısa
enorme
çok iri, çok büyük, kocamak, devasa
entero
tüm, bütün, tümü, bütünü
estrecho (adj …)
dar
fino
ince • (estrecho) ince, dar • (it 'sottile') ince, narin • (persona, delgado) zayıf • ince (!ince princ y zayıf; connotac débil?)
grande (v.tb.'gran')
büyük
grueso
kalın
largo
uzun /uzún/ [int: upuzun] (tb día)
mayor
(comparat: dimensión) daha büyük, -dan büyük • (edad) büyük • (importante) önemli • (la ~ parte) en çok kısım • (todas las personas mayores necesitan alguien con quien hablar) tüm yaşlı insanların konuşacak birine ihtiyacı var • (el mal de Alzheimer afecta principalmente a personas mayores de 60 años) Alzheimer hastalığı çoğunlukla 60 yaşından fazla olan insanları etkiler
menor
(dimensiones) az (!uso) • (edad) kücük • (en importancia) önemsiz
partido (adj)
--
pequeño
küçük • ufak • (cantidad: poca) az • (bastante ~) küçümen